Evekara kedi girmesi ne anlama gelir 2022 2022 | admin admin | 0 Yorum | 10:00 Kaldı ki dünyanın bazı kültürlerinde kara kediler iyi şans sembolü olmayı sürdürmektedir.
Rüyadasanatçının eve gelmesi görmek tabiri Rüyada sanatçının eve gelmesi görmek rakiplerini alt edeceğine, mutsuz yaşama karşı da isteksiz hissedeceğine, işinde dar boğaza gireceğine, kapalı olan
Rüyada karga yavrusu görmek, kişinin hanesinin bolluk içinde olacağına, ailesinin daima yanında olacağına delalet eder. Evin önünde karga ötmesi ne anlama gelir?-Bir evin önünde karga öterse o eve haber gelir. gece böğürmesi kötü şeylere işarettir. -Ezan okunurken köpek uluması uğursuzluktur. uğursuzluk getirir. Karga
Rüyadaeski sevgilinin eve gelmesi ne anlama gelir? Rüyada eski sevgilinin evine geldiğini görmek; rüyayı gören bireyin eski sevgilisi ile yaşamış olduğu veya yaşayacağı soruna işaret eder. Rüyada eski sevgilinin eve geldiğini gören rüya sahibi, yaşadığı sorunun gün yüzüne çıkmasıyla karşılaşacaktır.
Sivrisineköyle değildir ki, larvadan çıkar, annesini bilmeden görmeden tek başına büyür. Karga ağzına cevizi alır. Yüksek bir yerden beton, asfalt gibi sert bir yere atar, gider kırılan cevizin içini yer. Karga familyası, saksağan dahil kabile mensuplarından birine saldıran hayvan ya da insanı hiç unutmaz.
Vay Tiền Online Chuyển Khoản Ngay. İpek İZCİOluşturulma Tarihi Haziran 21, 2014 0134Ümraniye’de bir aydınlatma direğine yuva yapan kargalar, yavrularından birinin yola düşerek ölmesiyle çılgına döndü. Yavrularını koruma içgüdüsüyle bu günlerde yoldan geçen insanlara ve kedilere saldırıyorlar. Bu vesileyle yerden yere vurulan kargalara iade-i itibar zamanı!İŞTE ÜMRANİYE'DEKİ 'KUŞLAR FİLMİ'NİN VİDEOSUSİNEMA TARİHİNE GEÇEN FİLM KUŞLARAlfred Hitchcock’un 1963 yapımı Kuşlar, The Birds filmi, o dönem ABD’nin Kuzey Kaliforniya bölgesinde tatil yapan ünlü yönetmenin küçük bir gazete haberinde kuşların insanlara saldırdığını anlatan bir haber okumasıyla başlar. Film, dünya tarihinin en önemli filmleri arasına girmiştir. Hatta doğanın insandan öç alması temalı tüm filmlerin de babası kabul TEK EŞLİ VE ÇOK VEFALIDIRAntik Yunan ve Roma’da uzun ömrün ve geleceğin sembolü, Alaska’daki Eskimoların inancına göre ilk canlı yaratık, Kızılderili mitolojisinde ruhu huzura kavuşmamış, son dileği yerine gelmemiş kişinin hayata geri dönmüş hali. Vikingler için ise kehaneti simgeliyor, bir evin önünde gaklarsa şayet, o evin sahibinin öleceğine inanılıyor. Tuhaf sesli, simsiyah, parlak cisimlere düşkün, fazlasıyla hovarda, fazlasıyla kabadayı. Ses taklit etmek konusunda müthiş yetenekli. Mutlaka tekeşli. Çok da vefalı. Yuvalarını terk ettikten yıllar sonra bile yaşlı anne-babalarını ziyaret ediyorlar. Oldukça sosyaller. Başka kargaların yardıma ihtiyaç duymaları halinde hemen yardıma gidiyorlar. Ayrıca onlar için hayat müşterek. Her iki ebeveyn karga da yumurtaların üzerine oturuyor ve ailenin her üyesi yavruların bakımına yardım ediyor. Oxford Üniversitesi Zooloji bölümünde incelenen Betty isimli bir karga mesela, sıradan telleri kullanarak kanca yapmayı başarmıştı. Yani alet-edevat yapabilecek kadar da yetenekliler. Ayrıca kimileri mistik güçlere sahip olduklarına da inanıyor. Anadolu kültüründe kara haber ya da uğursuzluk getirdiğinde inanılan, Divan edebiyatında her türlü kötü vasıfla yerden yere vurulan kargalar, bugünlerde İstanbul Ümraniye’de yaşayan halka efelenmeleriyle gündemde. Yuvadan düşen bir yavru kargayı araba ezince, hem insanların hem kedilerin, öfkeli kargaların hedefi haline geleceğini kimse tahmin etmemişti... Yaşam tarzları ve süreleri konusunda çok konuşulan bir canlı türü onlar. Şimdilerde pek çok kişi, Ümraniyelilerin ömrünün, 120, 150 hatta 200 yıl yaşadığına inanılan kargaların, kafalarının üstünden pike yapmasıyla geçeceğini düşünüyor. Gerçek ise çok başka…EN YAŞLISI 29 YAŞINDA! Kargaların saldırganlığı durdurmak da, Central Park ve diğer büyük kent parkları gibi parkları ve yaşam alanlarında doğayı korumak, var etmekten geçiyor. İkinci çözüm ise çöplerimizi klassifiye edip arıtmak, çöp üretmemek. Çünkü biz dağlar gibi çöp üretip, bu çöpü de gerektiği gibi ayrıştıramadığımız, dahası depoladığımız sürece kargalara açık büfe, doğaları dışında bir besin bolluğu sunuyoruz. Doğal olmayan bir ivmede çoğalıyorlar. Kentlerde vahşi doğadaki gibi predatörleri de yok!YÜZÜMÜZÜ TANIYORLARPeki, bir kargayı kızdırırsak, yüzümüzü beş yıl boyunca unutmadığı; tehlikeli buldukları insanların yüzlerini hep hatırladığı doğru mu? Buna benzer hikâyeler duyduğunu anlatan İsfendiyaroğlu, yavrusu düşmüş veya yuvası tehdit altındaki kargaların çok tehlikeli olabildiğini söylüyor. Yapılan deneyler de kargaların insan yüzlerini tanıyabildiklerini ve hatırlayabildiklerini gösteriyor. Yani onlar da insanlar gibi kin tutabiliyor. Ferdi Akarsu, bilimsel camiada kargalar için kindar’ gibi bir sıfatı kullanmayı doğru bulmuyor ancak kargaların kendi gerçeklerinde zeki olduğu belirtmeden de McGill Üniversitesi’nden hayvan davranışbilimcisi Prof. Louis Lefebvre mesela bir araştırmasında, Japonya’da leş kargalarının yol kavşaklarına tüneyip trafik ışıklarının kırmızı yanmasını bekledikleri yazmıştı. Kargalar araçlar durunca hemen havalanıyor ve topladıkları cevizleri kırılmaları için araç lastiklerinin altına yerleştiriyordu. EN YÜKSEK ZEKALI KUŞ TÜRÜ Ülkemizde kargalar cevizleri, midyeleri yüksekten atıp kırdıktan sonra içlerini bir güzel yiyor. İsrail’de bir karga ise işi, ekmekleri balık yakalamak için tuzak olarak kullanmaya kadar götürmüş. Yani kesinlikle, üstün zekalı bir canlıyla karşı karşıyayız. Zaten en yüksek IQ’ya sahip kuş türü olarak kayıtlara geçtiler bile. Kargalar, kalabalık gruplarla beslenirken gagalama sırası oluşturabiliyor, taş ve dalları kullanabiliyor, besinlerini saklayıp daha sonra tekrar bulabiliyorlar. Bilim insanlarının en çok hangi kuş ailelerinin ihtiyaçlarını karşılamak için yenilik geliştirdiklerine baktıklarını anlatan İsfendiyaroğlu, kargaların en başta yer aldığını anlatıyor doğanın dengesi içerisinde hem çöpçü hem toplayıcı hem de avcılar. Vücut yapıları yırtıcı kuşlar gibi parçalamaya çok müsait değil. Bu yüzden çoğunlukla ölü hayvanlar ve bitkisel besinlerle besleniyorlar. Ama sersemlemiş yalpalayan bir fareyi veya yuvada kuş yavrusunu bulurlarsa da affetmiyor zalımlar! Ayrıca tarlalardaki zararlı böcekleri de yedikleri için tarıma son derece faydalılar. Yani, tarım zararlısı oldukları da yanlış bir Macbeth’te “Kuzgun sesiyle kötülüğün kapılarını açar”, Othello’da ise “Kuzgun hastalık dolu evin üzerinde dolanır” diye yazar. Ahmet Haşim ise “Sanki binlerce makas, semaların laciverdisini doğramak için mütemadiyen açılıp kapanarak, havada cehennemi bir gürültü ile şakırdıyor!” demişti Akşam’daki bir köşe yazısında. “Besle kargayı oysun gözünü”, “Kılavuzu karga olanın”, “Karga ile gezen b*ka konar” gibi ifadeler, kargaburun, kargacık burgacık, kargasekmez gibi sözcükleri gözönüne alırsak kargaların bir nefret öğesi olarak kabul edildiğini söylemek yanlış olmaz. Halbuki rahip ve sosyal reformcu Henry Ward Beecher şöyle diyor “Eğer insanoğlunun kanatları ve simsiyah tüyleri olsaydı, çok azı karga olabilecek kadar zeki olurdu…” SIRADIŞI BİR YARATIKKargaların kömür karası renkleri Yunan mitolojisinde şöyle anlatılır Teselya Kralı’nın kızı Koronis, Tanrı Apollon ile sevişir ve ondan gebe kalır. Ne var ki, Tanrı’nın çocuğunu karnında taşırken Arkadya’dan gelen bir yabancıyı da yatağına alır. Bu haberi Tanrı’ya kutsal kuşu olan karga verir. Apollon kız kardeşi Artemis’i Koronis’i cezalandırmak üzere görevlendirir. Artemis de kadını bir odun yığınının üzerinde diri diri yanmaya mahkûm eder. O ateş öyle büyüktür ki, o zamanlar köpükler gibi ak olan karga tüyleri, o günden sonra is karası rengi olur. Kadın alevler üzerinde can vermek üzeredir ki; Apollon çocuğunu Koronis’in karnından alır.
Kara karga kurnazlık, ölüm ve savaşın sembolüdür, bu nedenle biri karga gördüğünde, değişimin geldiğinin bir işareti olduğuna inanılır. Bu değişiklik yeni bir başlangıçtan herhangi biri olabilir kişi için veya kişinin tanıdığı biri için ölümü bekleyen bir işareti. Karga değişimin şampiyonu ve yaşamın doğal seyrini sembolize ediyor. Birçok manevi grup, kargaların değişim konusunda bilgelik verdiğine inanır ve değişimin korkulmayacağını gösterir. Amerikan kara kargası bilimsel olarak corvus brachyrhynchos olarak bilinir. Amerika Birleşik Devletleri'nde bulunur, ancak boyut ve diğer özelliklerinde çeşitli bölgesel farklılıklar vardır. Kara karga, Kuzey Amerika'daki en büyük kargadır ve yelpaze şeklinde kuyruğu olan siyah tüyleri vardır. Büyük bir tasarıya sahip, ancak tasarı kuzgun kadar büyük değil. Nadiren, siyah bir karga kanatlarında kar beyazı lekelere sahip olabilir, ancak çoğu siyah karga tamamen siyahtır. Yavru kargalar, kuş tüyü atmadan sonra kaybolan tüylere kahverengimsi bir döküm yapacaktır. Kara karga uçmuyor, düşük kürek kanatlı atışı olan sabit bir uçuşu var. Kara karga, balık kargalarına ve Kuzeybatı kargalarına ve Chihuahuan kuzgunlarına benzer.
Rüyada karga görmek; sabırlı ve tahammüllü olmakla birlikte kaba saba, sözüne yalan katan, cimri ve sözünde durmayan kimseye, gurbete gitmeye yahut dosttan ayrılmaya karga avlamak, yoksulluk ve darlık çekmeye, şüpheli kazanca işaret eder. Rüyada karganın insanla konuşması, üzüntüden sonra sevince; karga hediye edilmesi, sevinçli bir duruma delalet karga görmek ne anlama gelir Uzun ömre, yaşlı kadına, kazanç ve menfaatin devamına işarettir. Rüyada karga yavrusu görmek; ayrı kaldığı yakınlarına kavuşmaya, yoksulluktan kurtulup zengin olmaya delalet karganın saldırması, çevrenizde ikiyüzlü ve kötü niyetli insanlar var demektir. Karga sesi de insanların tavsiyesi sonucu girdiğiniz bir işten kayıplarla ayrılacağınıza yorumlanır. Ayrıca bu rüya, uğursuzluğun simgesidir. Rüyanızda karga sesi duyduysanız, birtakım insanların kötü önerilerini dikkate alıp, iş yerinizde zarara karga görmek ne demek, fesatçı ve sözünde durmaz bir erkekle tabir olunur. Kirmani’ye göre; bayıltıcı bir şey yedirmek suretiyle bir karga avladığını görenin hile ve yalan ile eline mal geçer. Bir ağacın dalı üzerinde karga gören, gurbete gidip evinden ve ailesinden ayrılır. Rüyada şafak vakti bir karganın ağaç üzerinde öttüğünü görmek, musibete ve nimetin elden gideceğine delalet eder. Cabir’ül Magribi’ye göre; rüyasında bir karganın kendisi ile konuştuğunu gören, bir yabancıdan hayır görür veya iyi bir haber işitir. Rüyada karganın bir kere bağırdığını işitmek, iyidir; iki kere bağırdığını işitmek, fenadır. Üç kere bağırdığını duymak, çok iyi bir haberdir. Dört kere bağırdığını görmek, hüzün ve kedere işarettir. Daha çok bağırdığını duymak, hayra yorumlanır. Rüyada bir karga avladığını gören, batıl bir sebeple mal ve ganimet elde eder. Alaca karga gören, şaşılacak bir iş yapar. Kendisine bir alaca karga verildiğini gören sevinir. Karganın öldüğünü veya toprağı gagaladığını gören gurbette vefat eder. Rüyada karısının üstünde ve yatağının üzerinde karga görmek, karısının yabancı birine meylettiğine işarettir. Ebu Sait El-Vaiz’e göre; rüyada alakarga haram mala delalet eder. Evinde karga görmek, karısı ile yabancı bir erkeğin münasebetine, yahut evinin biri tarafından soyulacağına delalet eder. Bir başka rivayete göre de Rüyada görülen karga kuşu; iri, kaba yalancı, sözünde durmayan sabırlı bir adama işarettir. Rüyada karga görmek; kibirli, cimri, çok yalancı ve sözünde durmayan bir kimsedir. Rüyada karga avladığını gören kimse, fakirlik ve darlık içinde ve sıkıntı ile haram mala sahip olur. Karganın ekin ve ağaç üzerinde görülmesi iyi değildir. Karga kışın habercisidir. Bir kimse rüyada ev üzerinde bir karga görse, fasık bir adam o kimseye hanımı hakkında hıyanet eder. Karga dosttan ayrılmaya ve gurbete işarettir. Rüyada karga etini yediğini gören kimse, hırsızlardan eline mal geçer. Bir kimseye rüyada bir karga verilse o kimse sevince bir kargayı Kabe üzerine düştüğünü gören, fasık günahkar kimsenin, temiz bir kadınla evleneceğine işarettir. Rüyada evinde çok karga bulunduğunu gören kimse, ömrünün sonuna kadar, izzet ve yücelik ve mala erişir. Çok kargalar çok lakırdı eden birtakım insana işarettir. Rüyada Karga Görmek Nedir?Hilekâr, harpçı, gaddar ve sırf nefsinin arzusu için çalışan bir adamdır. Bazen de karga, meskeninden uzak kalmaya, üzüntüye, kedere, sıkıntıya, uzun yolculuğa, aile ve akrabaları tarafından beddua ve güvenmeyi gerektiren şeyde bulunmaya ve kötü bir tedbir almaya işarettir. Karga, fasık ve çok yalancı bir insandır. Rüyada bir karga ile uğraştığını gören kimse, fasık ve çok yalancı bir insanla uğraşır. Bir kimse, bir kargaya rast geldiğini veya kargayı elinde tuttuğunu görse, o kimsenin kendi işinde aldanmasına ve isteğinin iptal edilmesin işarettir. Rüyada bir kimse bir kargayı bir ev veya bir mahallede görse, o yerde fasık bir insan bulunduğuna işarettir. Rüyada kendisi için bir karga avladığını gören kimse, batıl ve esassız bir husustan ganimete karga görmek tabiri; sizi sevdiklerinizden ayırmak isteyen düşmanların varlığına, sözünü yerine getirmeyen biri ile tanışmaya karga ile konuştuğunu görmek, güzel bir haber almaya; kargaların bağırdığını görmek, para kaybetmeye ve kötü bir haber almaya delalet kargayı yakaladığını görmek, kötü işlere gireceğinize; şafak vakti karganın bağırması, uğursuz ve kötü şeylerin olacağına
Halvetiyiz biz erenler Nişansızlık nişanımız Soyumuz İbrâhim soyu Muhammed pirimiz bizim Ey aşıklar ey garipler Bu diyar hangi diyar Kerbeladir gam yüklüdür Kan gölüdür bu diyar Cemal yolu bulunur Allahı zikretmekle Resulullah bilinir Daim tevhit etmekle Aşık olan söz eylemez Aslına yalan söylemez Söz veripte geri dönmez Muhammede bak ibret al Söyledin özünde ara kendini Özünde gizlidir senin Muhammed Sözünde anlattın bize tevhidi Özünde gizlidir senin Muhammed Açılınca güller dalda Bülbüller ötüyor onda Hasan Hüseyinim gonca Kokulmuyor Muhammedsiz Cemalini seyredince Resulullah kim bilince Ehlibeyit söylenince Yanıyorum cemaline Güzel aşık cevrimizi Çekemezsin demedim mi Bu bir rıza lokmasıdır Yiyemezsin demedim mi Gel aşıklar gel arifler Gel Muhammedi bulalım Ey dost yolunda sadıklar Gel Muhammedi bulalım Previous Next Rüyada Cama Karga Gelmesi Görmek Rüyada cama karga gelmesi görmek iyi habere, kendi çıkarları uğruna sevdiği bir arkadaşı hakkında yalanlar söyleyeceğine, haneye bolluk ve bereketin hâkim olacağına, yakın bir arkadaşla çok büyük bir çalışmaya girip iş hayatında çok sıkıntılı ve zor zamanlar yaşanacağına, uzun bir ömrü süreceğinize ve dünyevi zevkleri yaşayıp bütün sıkıntı ve üzüntülerden kurtulacağına, bereketli işler yapacağına, hayır getirecek işlere girileceğine, tabir olur. Ayrıca rüyada cama karga gelmesi görmek iş dünyasındaki prestijli durumun ortadan kalkacağına, çözüm için her denemede daha fazla düğümleneceğine, ortaya çıkan sıkıntılardan kurtulacağına, kendisinin sahip olacağı şans sayesinde başkalarının da kendisi sayesinde nasipleneceğine, bu sebeple çok büyük sıkıntılara gireceğine ve işlerini toparlamak için kendisini yıpratacağına, yeni bir işte tartışma yaşanacağına, yorumlanır. hata ve günah işlemekten uzak duracağına tabir edilir. hane içindeki muhabbetin delalet eder. iş hayatı ile ilgili olarak çok büyük deneyimler kazanılacağına alamet eder. sevilen bir kişi ile yapılan bir ortaklığın kısa zamanda bozulacağına yorulur. Dini olarak rüyada cama karga gelmesi görmek tabiri Dini olarak rüyada cama karga gelmesi görmek sevilen bazı kişilere yaşadıkları sıkıntılardan dolayı maddi ve manevi olarak büyük yardımlarda bulunulacağına, yoluna çıkacak olan bir sıkıntı yüzünden üzüntü verici bir hale düşeceğine, kendisini bu doğrultuda eğiteceğine bu sayede de sevdiği bir işle uğraşarak para kazanmanın avantajlarını yaşayacağına, hem kendisini hem ailesini çok mutlu edecek bir haber alacağına, yarasını saracağına, sadece istemenin ya da düşünmenin yetmeyeceğine, kendisini ilim ve irfan yoluna adayacağına, elde edilen kazancın günden güne daha da fazla artacağına, delalet eder. Psikolojik olarak rüyada cama karga gelmesi görmek yorumu Psikolojik olarak rüyada cama karga gelmesi görmek sevdiği kişiler ile mutlu olacağı bir döneme gireceğine ve ferahlığa çıkacağına, kendisini yıpratacak ve erken yaşta yaşlandıracak hiçbir sorunun olmayacağına, tüm üzüntülerinden tek kalemde kurtulacağına, dostlarıyla bir araya geleceğine, zahmetinin çoğalacağına, sıkıntıların ve zorluğun yakın zaman içinde ve herhangi bir zarar vermeden biteceğine, geleceğin güzel olacağına, KONULARDA RÜYA TABİRLERİ ESERLERİMİZ SON EKLENENLER GÜNÜN AYETİ İnsan, kendisinin başıboş bırakılacağını mı zanneder.KIYÂMET - 36 ÖZLÜ SÖZLER Ezeli ervahta nur-u Muhammedi ile beraber olmaya halvetilik denir. Adem "ben hata yaptım beni bağışla " dedi, İblis ise" beni sen azdırdın" dedi ya sen!... sen ne diyorsun? Edep, söz dinlemek ve gönle sahip olmaktır. Güzelliğin zekatı iffet ve edeptir. Hz. Ali Zeynel Abidin oğlu Muhammed Bakır'a "Ey oğul, fasıklarla cimrilerle yalancılarla sıla-i rahimi terk edenlerle arkadaşlık etme." diye buyurmuştur. Kemalatın bir ölçüsü de halden şikayet etmemektir. En güzel keramet gönlü masivadan arındırmaktır. Alem-i Berzah insanın kendisidir. Zahir ve batının karşılığı aşk-ı sübhandır. Mutaşabih ayetler ledünidir. Ölüm ve cehennem korkusu Hak'ka dost olmayanlar içindir. Şartlanmalardan ve önyargılardan arınmadan kimse masum olamaz. Uzlaşmak için bahane arayan düşman zıtlaşmak için bahane arayan dosttan daha iyidir. Baki hakikatler fani merkezli inşa edilemez. Her zorluğun çözümü sevgidir. Allah var gayrı yok sevgi var dert yok. Allah de ötesini bırak. Sorunları erteleyen ve örten değil çözüm üretip sorunları çözen olmalıyız. Kişinin irfanı kemalatı nispetinde şeytanı da nefsinin şiddetinde olur. Kötü huylardan kurtulmanın en keskin yolu ilahi aşka yanmaktır. Mücevherden sarraf olan anlar, başkası bilemez. Ne fark eder kör için elmas da bir, cam da bir. Eğer sana bakan kör ise sakın sen kendini cam sanma.Mevlana Kendini oldum ve doğru zannedenler kendileri gibi düşünmeyenlerden rahatsız olurlar. Eflatun'a dediler ki "Ne kadar çok çalışıyorsun". O da dedi ki "hayır ben sevdiğim işi yapıyorum" Allah kuluna sevdirdiği her işi kuluna kolaylaştırır. Kurtuluş hidayete tabi olanlar içindir. Selam olsun hidayete tabi olanlara. Tevhid-i Ef-al meratibi ihvanın kendi gerçeğine seyir haritasıdır. Kişi ilk önce kendisinin arifi olacak ki Rabbinin arifi olabilsin. İnanmak başka şey, teslim ve tabii olmak başka şeydir. Kalıcı dostluklar edinin. İhvan gibi yaşa, gerisine karışma. Mutlu insan başkalarının mutluluğu için yaşayandır. İslam dini istişare esaslıdır. Allah için affet, Allah için paylaş. İhvanlığını işine göre değil, işini ihvanlığına göre ayarlayacaksın. Kul, iradesini Allah’a teslim edendir. Hakk'ı hatırladığımız unuttuğumuzdan fazla olsun. "Olacağım" diyene engel yok, "olmayacağım" diyene bahane çok. Ben merkezli değil, biz merkezli olun. Dervişçe yaşamak, tevhitçe yaşamaktır. Yaptığınızı azimle yapın, hırs ile yapmayın. Kullukta devamlılık esastır. Önce emin insan olmalıyız. Derviş, halinden belli olmalıdır. Beşeriyet kemalâtın hammaddesidir. Mükemmeliyet istikamette daim olmaktır. İnsanın cismi arza, ruhaniyeti semaya mensuptur. Yaradılış farziyetimiz hakkı bilmektir. Hakk'ı tanımanın ön şartı Resulûllah’ı tanımaktır. İnsanın sırrında Allah’ın sonsuzluğu vardır. Kulluğa bahane yok değer üreteceksiniz. Şikayet, Mevla’ya hürmetsizliktir. Kulluk adına yapmadıklarımıza hiçbir bahane geçerli olmayacak. Bu âleme kavga için gelmedik. Telkin öncelikle bizim nefsimize olmalıdır. İnsan, Allah’ın sırrı Allah da insanın sırrıdır. Varlığımızın sebebi zuhuru, Cenab-ı Resulûllah’tır. Kullukta teslimiyet “Rağmen” olmalıdır. Kazası olmayan tek şey hayatımızdır. Sevgi dışındaki bütün hallerde zorluk vardır. Nefsinde mevsimi hazan olanın, gönül mevsimi bahar, Ahireti bayram olur. Hayat yaşamak, yaşamaksa sevmektir. En güzel keramet istikamet üzere olmaktır. Kişinin Rabbini tanıması için kendini tanıması lazım. Hakk’ı ancak Mirat-ı Muhammet’ten görebiliriz. İnsanı Hakk’ta sonsuzlaştıran ve yaşatan, sevgidir. Sevgi bütün yaratılanların varoluş mayasıdır. Sevgisiz olan her mekân ve mahâl mundardır. Sevgi Allah için yanmak ve olmaktır. Allah’ın ve Resulullah’ın sevgisi ile yanmayan gönül hamdır, ahlâttır. Hakikat ehlinin sermayesi aşk-ı sübhandır. Talepte kararlılık, kararlılıkta da sabır esastır. Sabır, sadrın genişliği kadardır. Sadır genişliği ise; kabulümüz, sevgimiz kadardır. Kamil insan demek;Bütün duygularda,düşüncede ruhta olgunlaşmış insan demektir., Dervişân, Mürşidinin eşiğinde sadık olduğu sürece, farkında olsa da olmasa da tekamül halindedir. Kim ki Allah’ı ciddiye almaz ise; Allah o kimseyi ciddiye almaz. Hakkı görmeyen gözler amadır. Gayret olmadan kişinin ulaşacağı hiçbir âliyet olamaz. Kendi gerçeğimize yol bulmak için arz üzerinde var olan bütün mevcudiyetten istifade edeceğiz. Bu fırsat âleminin bir tekrarı daha yoktur. Hiçbir oluşum kendi halinde, kendi başına müstakil değildir. İhvan isek bir iddianın sahibiyiz demektir. İhvanın kemâlâtı, olgunluğu, karşılaşmış olduğu olumsuz tecellilere verdiği tepkilerle ölçülür. Kişi muhatabı ve müdahili olmadığı hiçbir meselenin şahidi olamaz. Herkes kazanımlarını kayıplarını tespit etsin ki şuurlu bir hayat yaşayabilsin. Birebir uyarılar insanı daha çok uyandırır. Bütün canlılara dostça yakın olmalıyız. Tekâmül için her anı yeniden yaşamak , her anın yeniden talibi olmak zorundayız. Gayret etmeyen kişiden Kâmil insan olmaz. Ehl-i talip bu Kâinatın özelidir, özetidir. Kul, hizmeti kadardır. Kul, sevgisi kadardır, Kul hoş görebildiği kadardır. Kul feragat edebildiği kadardır. Kul paylaşabildiği kadardır. Ehl-i ihvan’ın sevgisi Rabbi’nin sevgisi, meşguliyeti Rabbi’nin meşguliyeti olmalıdır. Her an Rabbi ile meşgul olanın, muhatabı Rabbi olur. Güzel bakmalı, güzel konuşmalı, güzel dinlemeliyiz. Hayırları geciktirdiğimiz zaman şerre dönüşür. Şerleri geciktirdiğimiz zaman hayra dönüşür. İhvanın irşad olmasının ön şartı teslimiyattır. İlmen yâkinlik; bilmek ve kabul etmektir. İhvan telkin edileni yaşadıktan sonra Hakkel yâkina ulaşır. Kul, Rabbini ne kadar ciddiye alırsa, Rabbi’de onu o kadar ciddiye alır. Rahman’ın sevgilisi olmak gönlü cenab-ı Resulullah’a yönetmek ve tabi olmakla orantılıdır. İhvan, kendi özünde kâmil duruşa ulaşırsa, onda bir değil de nice esmanın açılımı, nice sıfatın inkişaf ve izhariyeti yaşanacaktır. Dünkü gibi konuşan, dünkü gibi anlayan, dünkü gibi yaşayanın anı ve akibeti hüsrandır. Ehli gönül olan, ,Resulullah’a ve Ehli Beyt’egönül veren Ehl-i İhvan’ın seyr-i sülüğü nefis merkezli akıl ile değil gönül merkezli akıl iledir. İhvan, hayırda ve şerde damlayı derya mesafesinde görecek kadar Rabbini önemseyen olmalıdır. Hakka vuslat, ancak aşk- sübhân ile olur. Aşığın, sevgisinin sancısıyla uykularının kaçması lazım ki, orada aşktan söz edilebilsin. Hayatla zıtlaşan değil hayatla uzlaşan olmalıyız. Eğer kişi yarışacaksa hayırda yarışsın selâmda, yarışsın, paylaşmada hoş görüde affetmede yarışsın. Kişi tercihinin neticesini yaşar. İnsan, sevebildiği kadar, değer üretebildiği kadar insandır. İhvan, arif olmalı ve gönlünü bütün olumsuzluklardan arındırmalıdır. Herkes yaptıklarının neticesini yaşayacak. Biz kulluğumuzu her gün yeniden yenilemeliyiz. Üstünlük ancak takva ile sevgi iledir. Allah hiçbir zaman abes ile iştigal etmez. Her işte bizim için hikmet ve hayır vardır. Ehl-i ihvan hiçbir zaman olumsuzluk adına hesap yapmamalıdır. Herkesin şeytanı, Cebrail’i, Mikail’i, İsrafil’i ve Azrail’i kendisiyle beraberdir. Ehl-i ihvan demek arif olan, Hakk'a eren demektir. Sevginin tezahürü ibadettir. Eğer inanıyor, iman ediyor, seviyorsanız, yap denileni yapacak ve aksatmayacaksınız. Sevenin ne gecesi ne gündüzü ne yorgunluğu ne bahanesi ne de mazereti olur. Karşılaştığımız zorlukların tamamı tekâmül için ikrarımızı ispat içindir. Bu âlem teşbih, tespit, tenzih, takdis ve şahadet âlemidir. İnsanın Hak katında kadri, kıymeti sevgisi kadardır. İnsan, yaşadığı zorluklar aşabildiği engeller kadar insandır. Hiç zorluk, acı çekmeden, uğraş ve çaba sarf etmeden kimsenin başarıya ulaştığı görülmemiştir. Hepimiz Allah’ın Resulûllah’ın ve Ehlibeyt’in aşkından muhabbetinden istifade edip Hakk’ta bakileşebilecek yetilere sahibiz. İnsan, asliyeti kendisine unutturulmuş varlıktır. Müsemmâ ehli olan için, isimler değişşe de asliyet değişmez. Hiçbir güzelliği kendimize mal etmeden, bütün güzellikleri Rabbimizden bilmeliyiz. Herkesin imtihanı iddiası kadar olur. Yani iddiası büyük olanın, imtihanı da büyük olur. Kâinat, insan için, insana hizmet için halk edilmiştir. Hayatın tamamı, kulluğun ve dostluğun talimidir. Kişi bilgisinde değil yaşantısında kâmil insan olur. Bizim yaşadıklarımız; tercihlerimizin, taleplerimizin ve dualarımızın neticesidir. Mezheplerin farklı olması, dünya iklimlerinin, ırkların ve kültürlerin farklı olmasındandır. İrfan mekteplerinin temelde aynı, detaylarda farklı farklı olması insanların, meşreplerinin farklı farklı olmasındandır. Kimi takva ile kimi zikrullah ile, kimi hizmet ile, kimi de ibadet ile Hak rızasına ulaşmak ve kâmil insan olmak arzusundadır. Din adına zıtlaşmalar, taraflaşmalar ve tefrikalar çıkarmak Rahman’ın ve Kuran’ın reddettiği duruşlardır. Elin eksiğiyle uğraşan, kendi eksiğini hiçbir zaman göremez. Biz bu âleme eksik tespit zabıtalığına gönderilmedik. Âşık; mâşûkunu hususiyetle geceleyin, en çok yalnızlık halindeyken düşünür. Geceleri ve seher vakti çok özeldir. Dostluğun ilk şartı sevmektir. Fakat çıkarsız beklentisiz sevmektir. Dost olmak, dostun her türlü yüküne katlanmaktır. Bizim için yaşamak bir gündür, o da bugündür. Kulluk adına yapmamız gereken ne varsa sabırla ve ihlâsla yapmalıyız. Hak katında gıdalanmanın birinci esası, âdab-ı Muhammediye ve hakıkati Mahmudiye ile kıyam durmaktır. Biz eyvallah tacını, sensin’ tacını başımızdan, hiçlik hırkasını da eğnimizden hiçbir zaman çıkartmayacağız. Bir damlanın hiçliğe ulaşması, onun deryaya düşmesiyle olur. Bize ulaşan her tecellinin, Mevlâ'dan olduğunun bilincinde olalım ve rıza gösterelim. Sakın tecellilerden kahreden, kederlenen olmayalım. Tecellilerden şikayetçi olmak, kulun Rabbine olan saygısızlığıdır. İhvan, hangi tecelli içinde olursa olsun, mutlaka güzel düşünmeli ve güzel değerlendirmelidir. Edep ve âdap dışında nefes almayalım. Biz, Cenâb-ı Resûlullah’ın vitrini olmalıyız. Bütün nimetler ve âliyetler, gayret ve hizmet iledir. Biz hangi hali yaşıyorsak bizim için hayırdır ve hikmetlidir. Hikmete tabi olanlar hikmet ehli olurlar. "Senin için Ya Rabbi" zevkiyle hayatı yaşayalım. Huzur, ancak tevhid ile aşk ile sevgi ile Allah’a ve Resûlun’e yönelmek iledir. Güzel ahlâk ve sevgi insanlığın omurgasıdır. Her gününü son gün, her namazını son namaz, her muhabbetini son muhabbet gibi kabul eden kişinin yaşantısı Ehl-i ihvanca olur. Büyük laf etmemeye sahibi olalım. Ehl-i Beyt olmak, hem nesebi hem de mezhebidir. Ehl-i Beyt, Kur’an’ın ete kemiğe bürünmüş halidir. Yaptığımız her şey kulluğumuzu ispat edercesine olmalıdır. Halkı memnun etmek için Hakk'ı incitmeyelim. Kemalat, hissedilen ilk nefesten son nefese kadar sadece Allah ve Resûl’u için say ve gayret etmektir. Tevhid-i Ef-al hakikatin zübdesi, tevhidin nüvesidir. Kullukta edebi olmayanın Hak’ta izzet bulması mümkün olamaz. Hikmetleri seyretmenin tek şartı, tecellilere karşı sabırlı olmaktır. Kişi yaşamış olduğu imtihanları aşabildiği kadar tekâmül etmiş olur. Aslında bize zor gelen tecelliler, bizim için ikramdır. Kulluğun esasında yap denileni yapıp sonucuna da razı olmak vardır. Bütün kâinat, kişinin kendi hakikatine misaldir. Öncelediğimiz Allah ve Resûl’u olmalı. Ertelediğimiz ise nefsimizin arzu ve istekleri olmalıdır.. Dervişi tekâmül ettirecek olan iştiyakı, kendine olan telkini, ve gayretindeki kararlılığıdır. Her günü yaşamak, her günü diğer günden farklı bir alana taşımak için biz bugünün talebesiyiz. Hatasını kabul edip hatasından dönen kul hayırlı kuldur. Hedefi olmayanın istikameti de olmaz. İhvan ne dünle ne de yarınla zaman kaybedecek sadece anını ve gününü değerlendirecek. İhvanlık, halde örnek olmaktır. Aile yaşantımızla, tecellilere olan tepkilerimizle, kişilerle olan ünsiyetimizle, her halimizle hele hele de ibadete olan düşkünlüğümüzle fark edilmeliyiz. Cenab-ı Resûlullah’ın tezahür etmediği hiçbir mekân, Hak katında şerefli olamaz. İbadet etmenin hoşnutluğunu yaşarken bu hoşnutluğu, ibadet etmeyenlere karşı bir üstünlük saymadan fail Allah'tır zevkiyle yaşamalıyız. Kıyas, şeytani sıfatlardandır. Karşımızda gördüğümüz eksikliği önce kendimizde tetkik etmeliyiz. Hiç kimse kendi gerçeğine olan seyrine mürşitsiz yol bulamaz. Baki olabilmenin, sonsuzluğa ulaşabilmenin tek şartı; Hak ile Hak olmak Hak’ta ölüp Hak’ta dirilmektir. Hayata ders veren değil de hayattan ders alan talip olmalıyız. Anlayan ve öğrenen olmalıyız. Anladığını genişleten, hayatına uyarlayan olmalıyız. Tasavvuf önce şeriat-ı Muhammediye ile hakikat-ı Mahmûdiye ile hikmetler talim edilir. Bir meselenin görevlisi olmak ayrı şeydir, gönüllüsü olmak ayrı şeydir. Ehl-i ihvanla konuşularak halledilmeyecek hiçbir mesele olmamalıdır. Hak dostları bir araya geldikleri zaman bakışmaları bile muhabbettir. İhvanlığın dört ana esası vardır; ihlas, şecaat, cesaret ve cömertliktir. Hayatın tamamında, her adımda, her bir nefeste; bir tuzak, bir imtihan vardır. Gönül, Rahman ile coşarsa; kişi karşılaştığı her türlü tecelliye sabır ve tefekkür ile mukavemet gösterir. İhvan, ne Dünya ne de ahiret beklentisi olmaksızın kulluğunu fi-sebilillah yaşamalıdır. Kur’ân'ı öğrenmeye, okumaya, okutmaya, anlamaya ve yaşamaya çalışalım. İslam, yap denileni yapmak; yapma denilenden uzak durmaktır. Kulluğunu yarına erteleyenin Allah sevgisi yeterli değildir. Tekâmül etmek için sürekli gayret halinde olmalıyız. İnsana olan sevgisizlik Allah’a olan sevgisizliktir. Allah’a vuslat ancak Aşk-ı sübhan ile olur. Hak’ta bâki olabilmek için kayıtsız şartsız teslim olmalıyız. Dilimizde zikrullah ile gönlümüzde her daim muhabbetullah ile inşa olmaya çalışmalıyız. Şeriatın ihlâl olduğu yerde hakikat olmaz. Her türlü tecelliden istifade edecek kadar arif,hiçbir zorluktan yılmayacak kadar da dirayetli olalım. Arif olan baktığı her zerreden, karşılaştığı her tecelliden kendisine istikamet arar. Ehl-i ihvan hatasında ve günahında ısrar etmeyen ve tövbesinde aceleci davranandır. Âşık maşukundan gelen cefalardan haz duymazsa gerçek aşık olamaz. Kendisindeki gayrilikten arınan insan için dışarıda ve içeride gayri olan hiçbir şey kalmaz. Kişinin samimiyeti, sadakati ve sevgisi ona istikamet verir. Bizden istenilen öncelikle safiyet, samimiyet ve sadakattir. Ehl-i ihvan öyle bir kristalize olacak, safiyet kazanacak, kendi benliğinden öyle bir sıyrılıp latifleşecek, şeffaflaşacak, kendine ait bir renk zan düşünce ve duygu kalmayacak ki Allah’ın boyasıyla boyansın yani Resûlullah’ın haliyle hallenmiş olsun. Gayret, kulluğun esasıdır. Biz bildiklerimizle amel edelim. Bilmediklerimiz, bize bildirilecektir. Her Ehl-i ihvan bulunduğu cemiyette fark edilmelidir. Bizim sabrımıza, bize kötülük yapanların şahitlik etmesi lazım. Asli maksadımız, nefsimizi ve Rabbimizi tanımaktır. Gayret etmeyen kişiden kâmil insan olmaz. İhvan, kendi hakikatine seyri sülük ederken hem dünyasını hem de ukbâsını saadete erdirmiş olur. Muhabbetimiz Resûlullah’ın ve Ehl-i Beyt’in muhabbeti, davamız Hak davası olsun. Eğer insan Rahman’ın aynası olacaksa yansıtıcılığının çok net,arı ve duru olması lazımdır. Eğer bir olumsuzlukla, zorlukla karşılaşıyorsak, bu bizim olumsuzluluğumuzdandır. Arz ve semada her ne olursa insan ile ilişkilidir. Sözümüzün ilk müşterisi kendi kulağımız olmalıdır. İslâm şahitlik ile başlar, şuhut ile yaşanır. Ve yine şahitlik ile kemal bulur. Hangi başarı vardır ki uğraşsız gayretsiz ve gönülsüz zuhura gelsin. Aşığın ölümü Hakk’ta vuslat, sonsuzluğa uyanmak ve sonsuzluğu yaşamak olur. Artık etrafımızla ve kendimizle olan kavgamızı bitirip, sevgiyle nefes almanın gayretinde olmalıyız. Kişinin kararlılığı tecellilere gösterdiği mukavemeti kadardır. Aşık hep maşukundan söz etsinler, hep ondan konuşsunlar ister; zaten gayrı şeyler aşığı rahatsız eder. Kişi mutmain olmadıkça kulluğunda, dostluğunda hep hüsrandadır. Cemal aşıkları için gayri olan her şey haramdır. Zikrin esası namazdır, muhabbetullahdır. İhvan, hayatın tamamında Rahman’ın iradesi altında yaşamaya dikkat ve özen göstermelidir. Her şeye rağmen seveceğiz Her şeye rağmen hizmette gayretli olacağız Kulluk, içinde Rabbi'nden başkasını bulundurmayan, gayrilerden boşalmış hiçlik makamıdır. Hayatın ve kulluğun emanetçisi olduğumuzu, bu emaneti taşımamız ve ehline teslim etmemiz gerektiğini hatırdan çıkartmamalıyız. Hayatı hep Hakkça yaşamanın gayretinde olmalıyız. Hayat, bizi kullukta belirli bir kıvama taşımak içindir. Kendine gafil olan, Allah’a arif olamaz. Her varlık Hakk'tandır ve Hak ile kaimdir. Bütün masivalardan arınmak, “ölmezden önce ölmek” Hak’ta ebed olmak; olağanüstü bir azim ve gayret ister. Kişinin kararlılığı, cesareti, azmi ve sevgisi bir arada tekmil olursa; kişinin önünde aşamayacağı engel ve mâni olmaz. Talibin âli ve en yüce değerlere ulaşabilmesi, Allah ve Resûlu’ne olan muhabbeti, sevgisi ile orantılıdır. Hedefimiz ve gayemiz, bugün tevhid noktasında Allah’ı Resulullah’ı ve Ehl-i Beyt’i dünden daha farklı idrak etmek ve yaşamaktır. Tevhid adına bize yapılan teklifatın tamamını yaşamak, bizi kendimize döndürmek ve kendi hakikatimizle tanıştırmak içindir. Tevhid meratiplerindeki yaşam talimlerinin tamamı, bizi kendi ruh derinliğimizdeki iç potansiyelimizden istifade ettirmek adınadır. İhvanın bilip, yapmak isteyip de yapamamasının sebebi kendisinde yetersiz olan kararlılığı, gayreti ve talebidir. Cenab-ı Resûlullah’ın tezahür etmediği hiçbir mekân, mükerrem ve münevver olamaz. Hiç kimse kendi gerçeğine olan seyrinde mürşitsiz yol kat edemez. Kulluk adına yaşanılacak ne kadar âli değerler varsa, bunların tamamı ancak mürşid-i kâmilin nezaretinde ve refakatinde yaşanılabilir. Bâki olabilmenin, sonsuzluğa ulaşabilmenin tek şartı; Hak ile Hak olmak, Hakk’ta ölüp Hakk’ta dirilmektir. Yaşadığımız ne tür olumsuzluk olursa olsun, bizim hedefimize olan iştiyâkımızı arttırmalıdır. Her türlü olumluluk ve olumsuzluktan istifade eden olalım. Ehl-i ihvan hiçbir zaman olumsuzluk adına hesap yapmamalıdır. İhvan, kendisini yargılayan, kendisini öz eleştiriye açık tutan ve kendini kemâle taşıyan olmalıdır. İhvan, ancak telkin edilen hikmetli sözleri, hadisleri ve ayetleri yaşantısına uyarlayarak gayretinde istikamet bulabilir. Kim hidayeti dilerse hidayete ulaşacak; kim hidayete ulaşmak istemezse Rahmân da ona hidayet etmeyecek. İnancı olmayanın istikameti olmaz. İnsan-ı asli Allah’ın aynasıdır. Nurun olduğu yerde zulüm, dinin olduğu yerde kin, sevginin olduğu yerde nefret olmaz. Ehl-i ihvan demek arif olan gerçeklere eren demektir. Herkes tercihinden yönelişinden meyil ve rızasından sorumludur. Nimete ulaşmak için mutlaka hizmete talip olmalıyız. İhvan düşünmekle, keşfetmekle ve gayret ile kemâlat bulur. “Rabbim” diyen için zaten zorluk yoktur. Hedefi olmayanın istikameti de olmaz. İslam, aslen teslim olmak ve selamet bulmaktır. NAMAZ VAKİTLERİ
açık balkon kapisini gören aç bir karganin çekinmeden uyguladığı hafta bizzat evimde meydana gelmiş olan bu hadisenin ilginç yani karga hayvanının kis kis, host ya da el kol hareketi gibi kovma taktiklerine kesinlikle aldırış etmemesi hatta kanatlarını yana açıp sallayarak kendince bana kafa tutmasıydı. karnını doyurduktan sonra geceyi balkonumda geçiren osman karga sabahın ilk isiklariyla kadikoy semalarina dogru yollanırken sebepsiz bir burukluk hissettim ta derinde bir yerlerde...bkz oha evde korkuluk* olmadığına delalettir.* korku, çaresizlik gibi duyguları en derininden yaşamanıza yol açabilecek bir olaydır eve karga girmesi. şöyle kiüç katlı apartmanın en üst katında oturmaktaydım. banyo havalandırma penceresinden her gün içeri çer çöp, kuş tüyü, süpürge sapı, tahta parçası gibi ıvır zıvırlar düşmekteydi ve buna yapabildiğim tek yorum, bacaya kargalar yuva yapmış oldu. günler geçtikçe havalandırma penceresinden gittikçe artan yükseklikte karga sesleri de gelmeye başladı. tedirgin oluyor ama ne yapacağımı da bilemiyor, gece uykudayken karga sesleri çok arttı ve çok yükseldi, sanki yanımdaymış gibi geliyordu artık. sabaha kadar gak gaklar arasında uyuyup uyuyamadığımı hatırlayamıyorum. sabah uyanıp da banyo kapısını açtığımda aslında beklediğim ama olmamasını umduğum acı gerçek kara gözleriyle küvetin içinden bana bakıyordu. havalandırma penceresinden bir sürü çer çöple birlikte karganın kendisi de düşmüştü bu gece karanlık banyoda uçmaya çalışmış, ortalığı dağıtmış, pisletmişti. düştüğü delikten geri çıkmasına imkan yoktu, başka bir pencereden çıkarmak için onu ikna edebilecek cesaret de bende yoktu, sonuçta elimde vileda sopası ile klozete varıp, karganın bakışları eşliğinde işimi görüp kapıyı kilitleyerek kendimi evden dışarı attım. kilitli banyoda gariban kargayı aç aç bırakmıştım ve nasıl çıkarabileceğim konusunda en ufak bir fikrim yoktu. işten erken izin alarak kurtama operasyonu için eve vardığımda, kabusun yeni başladığını da anlamıştım. evin çatısı, benim pencerenin önü silme kargaydı. benim misafir kapalı banyodayken, odanın camına 8-10 tanesi dizilmiş çok uzatmayayım, ilk önce camın dışındaki kargaları kovalayıp, banyodan camı açık odaya kadar güvenli bir geçiş güzergahı ayarladım, kuru ekmekle arkadaşı dışarı çekmeye çalıştım gelmedi. sopayla banyoya dalıp korkutarak kovalamaya çalıştım, olmadı. yakalamaya niyetlendim, gözüm kesmedi. belki iki saatlik uğraşının sonunda ben bitkin bir halde bir köşeye çökmüşken bizimki banyo kapısına geldi, etrafı gözledi, açık camlı odayı farketti, küçük zıplamalarla cama ulaştı ve çekti gitti. bana da savaş alanına dönmüş bir banyo, harap olmuş sinirler ve karga fobisi bıraktı. sıcak havalar yüzünden olduğunu bir yerlerden okumuştum.. hele ki banyodaki havalandırmadan girmişse sabahın köründe evde şen şakrak dakikalar geçirmenize neden olur. daha vahimi gecenin bir yarisi uc kiz isiklari kapatip gerilim filmi izlerken eve yarasa girmesidir. süper olay. edgar allan poe'nun the raven adlı güzide şiirinde işlediği konu.. dünyanın en güzel hayvanlarından bir tanesinin eve bana da gelse lan. hayatta yakalamaya falan çalışmam. koyarım yemişini suyunu, tv izlemeye devam ederim. ayağı alışsın eve yeter ki. ara ara gelip kafasına göre takılsın evde. ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri takip etmek için giriş yapmalısın.
eve karga gelmesi ne anlama gelir